Yeni Korumacılık Nedir ?

Murat

New member
Yeni Korumacılık Nedir?

Yeni korumacılık, küresel ticaretin hızla genişlediği ve uluslararası ekonomik ilişkilerin derinleştiği bir dönemde, özellikle gelişmiş ülkeler tarafından uygulamaya konulan, ekonomik izolasyon ve yerli üretimi korumaya yönelik politikaları tanımlar. Bu anlayış, özellikle 21. yüzyılda ekonomik krizler ve uluslararası rekabetin artmasıyla yeniden gündeme gelmiştir. Yeni korumacılığın en belirgin özelliği, serbest ticaretin aksine, devlet müdahalesi ve yerli endüstrilerin korunmasını savunmasıdır.

Yeni Korumacılığın Temel Özellikleri

Yeni korumacılığın temel özelliklerinden biri, dış ticaretin regülasyonuna dair belirgin bir devlet müdahalesidir. Bu müdahale, genellikle gümrük tarifeleri, ithalat kotaları, sübvansiyonlar ve yerli üretimi destekleyici diğer önlemlerle şekillenir. Amaç, yerli üreticileri dış rekabete karşı koruyarak ekonomik istikrarı sağlamaktır. Ayrıca, yeni korumacılık daha izole bir ekonomik model önerir, yani diğer ülkelere olan ticaret bağımlılığını sınırlamak ve iç pazarda daha fazla üretim yapma hedefi güder.

Yeni Korumacılığın Tarihi Arka Planı

Yeni korumacılığın kökenleri, geleneksel korumacılık politikalarına dayansa da, modern dönemdeki uygulamaları farklı bir evrim göstermektedir. Klasik korumacılık, 19. yüzyılda sanayileşmiş ülkelerin yerli üreticilerini korumak amacıyla uyguladıkları bir stratejiydi. Ancak, küreselleşme ve serbest ticaret anlaşmalarının artışı, uluslararası ticareti önemli ölçüde şekillendirmiştir. 2008 küresel ekonomik krizi ve sonrasında yaşanan işsizlik oranlarının yükselmesi, yerli üreticileri destekleme ihtiyacı doğurmuş ve bu da yeni korumacılığın yükselmesine neden olmuştur.

Yeni korumacılık, sadece ekonomik değil, aynı zamanda politik bir fenomendir. Özellikle bazı gelişmiş ülkelerde, yerli iş gücünü ve sanayiyi korumak için siyasi liderler, dış ticaretin kısıtlanması gerektiğini savunmuşlardır. Bu, ülkelerin ulusal çıkarlarını savunmaları adına dışa kapalı ekonomik politikalar geliştirmelerine olanak tanımıştır.

Yeni Korumacılığın Ekonomik ve Siyasi Sonuçları

Yeni korumacılığın ekonomik sonuçları karmaşıktır. Korumacılık politikalarının kısa vadede yerli üreticiler üzerinde olumlu etkiler yapması beklenirken, uzun vadede fiyat artışları, üretim maliyetlerinde yükselmeler ve uluslararası ilişkilerde gerginlikler gibi olumsuz sonuçlar doğurabilir. Ayrıca, dış ticaretin kısıtlanması, başka ülkelerin benzer politikalar uygulayarak karşılık vermesine yol açabilir. Bu da küresel ticaretin daralmasına ve ekonomik izolasyona neden olabilir.

Politik açıdan ise yeni korumacılık, yerel ekonominin korunması adına popülist liderlik tarzlarını güçlendirebilir. Bu tür politikalar, halk arasında ekonomik istikrarın sağlanacağına dair bir güven oluşturabilirken, uluslararası düzeyde ticaret savaşlarına neden olabilir.

Yeni Korumacılık ile Eski Korumacılık Arasındaki Farklar

Yeni korumacılık, eski korumacılıkla benzer bazı ilkeleri paylaşmakla birlikte, uygulama biçimi ve öncelikleri açısından bazı önemli farklar gösterir. Eski korumacılık, sanayileşmiş ülkelerin dış ticaretlerini daraltarak yerli ekonomilerini korumaya çalıştığı bir dönemi ifade ederken, yeni korumacılık daha geniş bir perspektife sahiptir. Yeni korumacılığın önceliği, sadece yerli sanayiyi korumakla sınırlı değildir; aynı zamanda ulusal güvenlik, stratejik sektörlerin korunması ve yerli istihdamın arttırılması gibi hedefleri de içerir. Ayrıca, yeni korumacılık daha çok serbest ticaretin karşısında duran, ama bunu doğrudan reddetmeyen, bir yaklaşım benimser.

Yeni Korumacılığın Avantajları ve Dezavantajları

Yeni korumacılığın savunucuları, bu politikaların bazı önemli avantajlar sunduğunu öne sürerler. Bu avantajların başında yerli sanayilerin korunması ve ulusal iş gücünün desteklenmesi gelir. Ayrıca, dışa bağımlılığı azaltarak ekonomik istikrar sağlamayı hedefler. Özellikle gelişen ekonomilerde yerli girişimlerin büyümesine katkı sağlamak için, dışa açık pazarlar yerine iç pazara dayalı bir büyüme modeli önerilir.

Bununla birlikte, yeni korumacılığın dezavantajları da vardır. İlk olarak, uluslararası ticaretin daralması ve dışa kapalı bir ekonomiye geçilmesi, ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, ithalat kısıtlamaları ve yüksek gümrük vergileri, tüketiciler için daha yüksek fiyatlar anlamına gelir. Bu durum, özellikle düşük gelirli kesimler üzerinde olumsuz etki yaratabilir. Diğer bir dezavantaj ise, küresel rekabetin azalmasıyla birlikte inovasyon ve verimlilik gibi unsurların da gerileyebilecek olmasıdır.

Yeni Korumacılığın Küresel Ticaret Üzerindeki Etkileri

Yeni korumacılığın küresel ticaret üzerindeki etkisi, daha izole ekonomik politikaların uygulanmasıyla doğrudan ilişkilidir. Korumacılık politikalarının artması, dünya ticaretinin daha dar bir çerçevede şekillenmesine yol açabilir. Bu, uluslararası ticaretin daha pahalı hale gelmesine, bazı gelişmekte olan ülkelerin dış pazarlara erişiminin kısıtlanmasına ve nihayetinde küresel ticaretin yavaşlamasına neden olabilir.

Ancak, bazı analistler, yeni korumacılığın yalnızca geçici bir tepki olarak görülebileceğini ve küresel ticaretin yeniden açılmasının uzun vadede daha sürdürülebilir bir model olacağını savunmaktadır. Çünkü dünya ekonomisinde, tam bir izolasyona gitmek ekonomik kalkınma için pek verimli olmayacaktır.

Yeni Korumacılığın Örnekleri

Yeni korumacılığın en somut örnekleri, son yıllarda bazı gelişmiş ülkelerin ticaret politikalarında görülebilir. Özellikle ABD'nin eski Başkanı Donald Trump'ın ticaret savaşları başlatması, Çin'e karşı uyguladığı yüksek gümrük vergileri ve yerli üretimi teşvik edici önlemler, yeni korumacılığın tipik bir örneğidir. Benzer şekilde, Avrupa Birliği ve İngiltere arasındaki ticaret ilişkilerinin yeniden şekillenmesi ve Brexit sonrası uygulanan ticaret kısıtlamaları da yeni korumacılığa bir örnek teşkil etmektedir.

Sonuç

Yeni korumacılık, küresel ticaretin dinamiklerini değiştiren, yerli üretimi desteklemeyi ve dışa bağımlılığı azaltmayı amaçlayan bir ekonomik modeldir. Ancak, bu modelin ekonomik ve politik sonuçları karmaşıktır ve kısa vadede faydalı görünse de uzun vadede olumsuz etkiler yaratabilir. Yeni korumacılık, dünya ekonomisinde uluslararası işbirliğine zarar verebilirken, yerli üretim ve istihdam üzerinde olumlu etkiler yapabilir. Küreselleşme ve serbest ticaretin karşısında bir duruş sergileyen bu model, ekonomik izolasyon ve ticaret savaşları gibi yeni zorlukları beraberinde getirebilir.